Aynı Zamanda Danışman Olan Bir Muhasebeci ile Çalışmak İster misiniz?

Fatih Bilgin
  • Nagihan Boz      
  • Müdür
  • Muhasebe Uyum ve Raporlama
  • E-posta Gönder

Son yıllarda rekabetin yoğunlaşması ve günde 24 saatin yetersiz hale gelmesi sebebiyle “danışmanlık” bir ihtiyaç halini aldı.

Bir kurumun başarısına etkisi olan faktörlere ilişkin sayısız makale okumuşsunuzdur. İster yeni bir şirket kurmak isteyin, isterseniz de var olan bir şirketi devralmak ve büyütmek; başarının ana etmenleri her zaman aynıdır: tutku, kararlılık ve çalışma. Şu bir gerçek ki işinizi tutkuyla yapmanız, doğru olduğunu düşündüğünüz bir şeyi yapmaktaki kararlılığınız ve cömertçe harcadığınız uzun çalışma saatleriniz mutlaka bir karşılık bulacaktır. Ama unutmayın, sizin tek başınıza gösterdiğiniz çaba her zaman istediğiniz sonuca ulaşmanızı sağlamayabilir. Başarılı kişilere başarılarının sırrı sorulduğunda bahsettiğimiz bu özelliklerinin yanında “ama en önemlisi” diyerek bir kavrama daha atıfta bulunurlar: “güçlü bir ekip”.

İlk etapta bahsi geçen “ekip”, kulağa yalnızca etrafındakilerin kalbini kazanmak için kullanılan beylik bir söz gibi gelebilir, oysa gerçeğin ta kendisidir.

İş insanları olarak, işi uzmanına bırakmanın kendi işimize odaklanma fırsatını vermesinin yanında, yetkin insanlardan alınan kaliteli hizmet ile kurumlarımızı olası zararlardan da koruduğumuzun farkındayız. Bu sebeple etrafımızda aklımızdaki soruları rahatlıkla sorabileceğimiz ve bir şeyler ters gittiğinde bizi uyaracak birileri olmalı. Bu noktada güvenilir bir danışman iyi bir adres olabilir. 

Son yıllarda rekabetin yoğunlaşması ve günde 24 saatin yetersiz hale gelmesi sebebiyle “danışmanlık” bir ihtiyaç halini aldı. Rutin bir iş gününüzü düşünün; bir yönetici olarak yüzlerce karar alıyorsunuz ve bu kararların bazıları işletmenizin geleceğinde önemli rol oynuyor. Eğer kararlarınızın adil, doğru ve tutarlı olmasını istiyorsanız bu koşulları sağlayacak bilgi ağına sahip olmalısınız. Bu bilgi ağını oluşturabilmek için doğru tarafları, işletmenin içinde ya da dışında olması fark etmeksizin, bir araya getirme sorumluluğu yine sizin omuzlarınızda.

Finansal kararları direkt olarak etkilemesinden dolayı, Muhasebe & Finans bir işletmenin en önemli fonksiyonlarından biri. Finansal tablolar ya da yönetim raporları ile sunulan finansal veriler, işletmenin finansal pozisyonunu geliştirmek ve kısıtlı kaynakları doğru kullanmak konusunda şirket yönetiminin ihtiyaç duyacağı her bilgiyi içinde barındırır. Bu minvalde yönetim, kararlarını finansal verileri baz alarak vereceğinden, verilerin doğruluğu ve güvenilirliği çok büyük önem taşıyor. Karar alma sürecinin doğru işlemesini sağlamanın yanı sıra, düzenleyici organlara karşı sorumluluk açısından da verilerin doğruluğu çok önemli. Dijital bir dünyada yaşadığımızdan, kural ve kaidelerin tam olarak uygulanıp uygulanmadığını takip konusunda çok daha agresif bir tavır sergileyen kanun koyucunun, sunulan finansal verilerdeki tutarsızlık ve uygunsuzlukları takibi eskiye oranla çok daha kolay. Kaldı ki bugün göz ardı edilen bir detay ilerleyen zamanda yöneticiler için öngörülmemiş büyüklükte yükümlülükler doğurabilir.

Buradan hareketle, muhasebe departmanlarının ‘kapalı’ çalışma stilleri nedeniyle finansal verilerin güvenilirliğine kuşkulu gözlerle bakılabilmektedir. Bu sebeple işletmeler, finansal verilere ilişkin güvence almak için bağımsız danışmanlardan destek almakta veya ters giden bir şeyler olduğunda bir adım daha öteye giderek suistimal incelemesi yaptırmaktadır.

Bugün çoğu işletme, bağımsız bir bakış açısı yakalayabilmek adına muhasebe fonksiyonlarını şirket dışına taşımaktalar. Böylece yapılan işlemlerin değerlendirilmesi ve takibi bağımsız bir ekip tarafından sağlamakta ve karar verici pozisyonunda olanlar için sorgulama yapmak bir baş ağrısı olmaktan çıkmaktadır.

İster işletme sahibi ister yönetim kadrosundaki bir karar verici olun, eğer tam da şu anda gözlerini bu makaleden ayırıp uzaklara dalıyor ve kurumunuzun muhasebe fonksiyonunun hesap verebilirliğini sorguluyorsanız, sizi aşağıdaki soruları cevaplamaya davet ediyorum:

  • Bir soru sorduğunuzda cevabı ne kadar süre içinde alabiliyorsunuz?
  • Alacağınız bir kararın muhtemel sonuçları hakkında yeterince bilgilendiriliyor musunuz?
  • Soru ya da sorgulamalarınıza cevaplar konuya ilişkin örnek-mukteza-kararlarla mı destekleniyor yoksa duymak istediğiniz cevapları mı alıyorsunuz?
  • Muhasebe & finans biriminiz, kendi kapsamları dışında kalan konularda yorum yapmakta bir sakınca görüyorlar mı?

‘İyi muhasebe’ yalnızca işlemleri alacak ve borç diye sınıflama ve doğru yere kaydetmek değil elbette. İyi muhasebe; rakamların ötesinde işlemlerin özünü anlama, güncel mevzuatı tam bir şekilde anlama ve takip etme ve doğru-güvenilir-anlaşılır finansal verileri sağlama özelliklerini bir arada barındırmalıdır.

Bir yönetici olarak işletmenizde, bu işlerle kendi başınıza uğraşmak yerine, sorumlu olduğunuz operasyonel iş süreçlerine odaklanabiliyor olmalısınız. Bu noktada güvenilir bir muhasebe ve raporlamanın önemi daha da somutlaşıyor, zira işletmenizi daha üst seviyelere çıkaracak kararları alırken, size sağlanan veri ve bilgiye tam olarak güvenebilme lüksüne sahip olmalısınız.

Evet, üzerinizdeki baskı çok yoğun, ancak işlerinizi “akıllıca” yürütebilmek için düşünmeye zamanınız kalmalı. İyi çözüm ortaklarına ihtiyacınız var ve biz buradayız.

PAYLAŞ