Türkiye’nin En Çılgın Projesi: Somali’ye Biraz Daha Yaklaşmak!
Fikret SebilcioğluUluslararası Şeffaflık Örgütü’nün 23 Ocak 2020 tarihinde açıkladığı 2019 Yolsuzluk Algı Endeksi’nde Türkiye’nin aldığını puan ve dünyadaki sırası, “yolsuzluk, rüşvet, çıkar çatışması, ekonomik zorlama, yasadışı bağışlar, nepotism (kayırma)” gibi utanç verici eylemlerin artık Türkiye’de yoğun olarak yaşandığını teyit ediyor.
Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün 23 Ocak 2020 tarihinde açıkladığı 2019 Yolsuzluk Algı Endeksi’nde Türkiye’nin aldığını puan ve dünyadaki sırası, “yolsuzluk, rüşvet, çıkar çatışması, ekonomik zorlama, yasadışı bağışlar, nepotism (kayırma)” gibi utanç verici eylemlerin artık Türkiye’de yoğun olarak yaşandığını teyit ediyor.
Türkiye’de yolsuzluk, tıpkı kanserli bir hücre gibi sinsice yayıldı. 2008 yılında 180 ülke içinde 58. sırada olan Türkiye, 33 sıra gerileyerek, 2019’da 91. sırada yer aldı. Yeni Zelanda’nın 1., Somali’nin 180. olduğu bir endeksten bahsediyoruz. Türkiye son yıllarda 180 ülke içinde yolsuzluk algısı en fazla kötüleşen üç ülkeden biri.
COVID-19 pandemisinin şoku ile gölgede kalan bir çalışma: 2019 Yolsuzluk Algı Endeksi
Yolsuzluk demokrasiyi zehirliyor, onu işlevsiz hale getiriyor. Biz kabul etsek de etmesek de Türkiye’nin aldığını puan ve sıralamadaki yeri, hukukun üstünlüğünün, basın özgürlüğünün, adaletin ve sivil toplum örgütlerinin içinde bulunduğu “karanlık durumu” tüm çıplaklığı ile ortaya koyuyor.
Üç maymunu oynayan, kral çıplak diyemeyen bir toplumda, sıralamada nereye kadar düşünce tepki vereceğiz? 110,, 140., 160,, ya da Somali gibi 180. olana kadar bekleyecek miyiz?
Önemi, bir “sigara ile mücadele” veya “alkol ile mücadele”nin binde biri kadar dahi olamayan “yolsuzlukla mücadele”, hiç bu kadar sahipsiz kalmamıştı bu coğrafyada. Türkiye kendini en büyük düşmanına karşı savunamıyor. Vatanın topla tüfekle savunulacağı söylenirken, varlıklarımız “emanet edilmiş güçler tarafından özel çıkarlar için insafsızca ve vahşice kötüye kullanılıyor, çalınıyor”. Her gün Türk olmakla övünürken, yolsuzluk batağındaki durumumuzdan hiç utanmıyoruz.
Ahlak erozyonu devam ediyor. Toprak kayıyor ve Türkiye bir çılgın projeye daha imza atıyor. Cebinden bir kuruş bile çıkmadan (!), bu sefer “yap-işlet-devret” değil, “emanet et-güç kullan-özeline çıkar” yöntemiyle bu yapılıyor.
Kayan toprak, bir kazma bile vurmadan, belki haritada değil ama çürümüşlükte bizi hızla Somali’ye doğru yaklaştırıyor !
Buna kim dur diyecek?